Antik İndus Vadisi Uygarlığı’nın sırlarla dolu yazısı, modern teknolojinin ve yapay zekânın dahi çözmekte yetersiz kaldığı bir bulmaca olmaya devam ediyor. Hindistan’dan gelen rekor ödül teklifi, bilim dünyasını ve amatör araştırmacıları binlerce yıllık bu mesajın şifresini çözmeye teşvik etti. Tarihçiler, çözümün Güney Asya tarihine ait hayati soruları yanıtlayacağını belirtiyor.
Günümüzde Pakistan ve Hindistan sınırları içinde yer alan geniş bir coğrafyaya yayılan İndus Vadisi Uygarlığı (Harappa Medeniyeti), MÖ 3300 ile MÖ 1300 yılları arasında varlığını sürdürmüş, döneminin en gelişmiş şehir planlamasına ve güçlü ticaret ağlarına sahip medeniyetlerinden biriydi. Ancak bu büyük medeniyetin kültürü, inançları ve günlük yaşamı hakkında en büyük engel, geride bıraktıkları yazının hala çözülememiş olmasıdır.
Rekor Ödül Teklifi Bilim Dünyasını Harekete Geçirdi
Hindistan’ın Tamil Nadu eyaleti, bu çözümsüz bilmeceye odaklanarak uluslararası alanda büyük yankı uyandıran bir adım attı. Eyalet yetkilileri, İndus yazısını kesin olarak çözmeyi başaracak kişiye tam 1 milyon dolarlık (Yaklaşık 30 milyon TL) devasa bir para ödülü vereceğini duyurdu.
Washington Üniversitesi’nden Prof. Rajesh P. N. Rao gibi uzmanlar, bu yazının deşifre edilmesinin, sadece dilbilimsel bir zafer değil, aynı zamanda Güney Asya tarihinin en önemli bilinmezlerinden birine cevap bulmak anlamına geleceğini vurguluyor.
İndus Yazısı Neden Çözülemiyor?
Binlerce yıldır sessizliğini koruyan İndus yazısının, Mısır hiyeroglifleri veya Mezopotamya çivi yazısı gibi çözülememesinin ardında temel yapısal zorluklar yatıyor:
Kısa ve Parçalı Metinler: Bugüne kadar keşfedilen yaklaşık 4.000 yazıtın büyük çoğunluğu, mühürler, seramik parçaları veya küçük tabletler üzerinde yer alıyor. Bu metinler genellikle 4 ila 5 sembolden oluşuyor, bu da gramer yapısını veya cümle dizilimini anlamayı imkânsız hale getiriyor.
Rosetta Taşı Eksikliği: İndus dilini bilinen bir başka dille yan yana gösteren çift dilli bir eser (Rosetta Taşı benzeri bir anahtar) bugüne dek bulunamadı. Bu durum, sembollere anlam atfetme ve karşılaştırma yapma ihtimalini ortadan kaldırıyor.
Sınırlı Yazıt Sayısı: Uygarlığın büyüklüğüne rağmen, toplam yazıt sayısı nispeten azdır. Yeni ve daha uzun yazıtların keşfi, çözüm için hayati önem taşıyor.
Yapay Zekâ Bile Çözemedi!
Geleneksel arkeoloji ve dilbilim yöntemleri yetersiz kalınca, bilim insanları şifreyi kırmak için bilgisayar analizleri ve gelişmiş algoritmalarla yazıyı incelemeye aldı. Ancak sembollerin kullanım sıklığını ve düzenini inceleyen bu metotlar bile, yazının bir dil mi yoksa sadece ticaret sembolleri seti mi olduğu konusunda kesin bir sonuca varamadı.
Gizemli yazı aynı zamanda, Hindistan’daki etnik ve kültürel kimlik tartışmalarının da merkezinde yer alıyor:
Sanskrit (Aryan) Kökeni İddiası: Bazı gruplar, yazının Hint-Avrupa dilleriyle, dolayısıyla Sanskritçe ile ilişkili olduğunu savunuyor.
Dravidyan Kökeni İddiası: Karşıt görüş ise, İndus dilinin Güney Hindistan’da konuşulan Dravidyan dilleriyle bağlantılı olabileceğini öne sürüyor.
Bu teorik ayrışma, bilimsel çözüm arayışını kültürel bir çekişmeye dönüştürmüş durumda. Uzmanlar, ödülün bilimsel temelli ve uluslararası işbirliğini teşvik eden teorilere odaklanması gerektiğini vurguluyor. Binlerce yıllık bu mesajın sırrı, sadece yeni bir arkeolojik keşif ya da dehanın sezgisel bir atılımıyla çözülmeyi bekliyor.